Başkanlarımız, PLASFED Webinar’ ında Sektörümüzü Değerlendirdi

18/06/2020 tarihinde PLASFED ev sahipliğinde düzenlenen, Sayın Ömer Karadeniz moderatörlüğünde gerçekleştirilen “Başkanlar Konuşuyor” webinarı sektör başkanlarının, sorunlara, sektöre ve STK’ lara bakış açılarını birlikte değerlendirdiği oldukça verimli bir etkinlik oldu.

Ömer Karadeniz, Adil Pelister, Sadettin Çağan, Mustafa Tacir, İsmail Erdoğan, Selçuk Gülsün, Şener Gençer, Barış Pakiş, Yusuf Özkan, Hakan Efe, Zeki Sarıbekir, Fahri Özer, Burak Önder, Ali Zeki Karadeniz, Mustafa Kınacı, Mesut Öksüz’ ün davet edildiği etkinliğe katılan plastik sektörü liderleri ; Sanayiyi, Türk Sanayisinin sorunlarını, ihracat kapasitesinin artışının önündeki sorunları, sektörün potansiyelini ve avantajlarını dile getirdi.

Güzel haber İKMİB Başkanı Sayın Adil Pelister ile geldi. Koronavirüs sürecinde otomotiv sektörü çalışmadığı için, kimya sektörünün ihracatta 1. sıraya yükselmesi, paydaşı olduğumuz sektörün 2030′ da en önemli ihracat ve yatırım sektörü olacağı, uzun süredir sektör mensupları tarafından dile getirilen sorunların, bir anlamda zor problemlerin çözümü sağlanırsa bu hedefe 4-5 yıl içinde de erişebileceğimiz haberi, kimya sektörüne en yüksek katkıyı sağlayan sektörlerden biri olduğumuz için çabalarımızın faydalı olduğu anlamak ve boşuna kürek sallamadığımızı fark etmemiz açısından önemliydi.

Tüm başkanlar tarafından, yıllardır, hemen hemen her toplantıda dile getirilen, bir anlamda kemikleşmiş problemlerin çözümü bir an önce gerçekleştirilebilirse, 2030 için ön görülen ihracat kapasitesine 5 sene önce ulaşabileceğimiz haberi webinarda Başkanlarımızın dile getirdiği konuları da anlamlı hale getirdi.

Hem “Başkanlar Konuşuyor Webinarı”, hem de katıldığımız diğer toplantı ve webinarlarda sanayicinin sıkıntısını PAGDER Başkanı Sayın Selçuk Gülsün  dile getirdi. Koronavirüs sürecinde gıda ve kimya sektörü, tedarik zincirinin kırılmadan devam etmesi için sürekli çalışmak durumunda olmamızın etkisi ile sektörümüz mensuplarının tamamının da hissettiği şeyi aktardı bir anlamda.

Sayın Gülsün ; Plastik sektörü mensupları özelinde, tüm sanayicilerimizin, omuzlarına yüklenen aşırı yük sebebi ile “sanayiye iyimser bir bakış açısı olmadığını”, bir anlamda “çok çalışkan, akıllı, üvey evlat muamelesi gördüğünü” hissettiğini, STK’ lar olarak evin büyüklerinin çalışana, fikir üretene daha sıcak bakması gerektiğini dile getirdi.

Kemikleşmiş problemlerin çözümü zor olduğu için zor değildir aslında. Zor sorunları çözmeyi zihin kodlarımıza oturtamadığımız, çözüm için kolları sıvayamadığımız, “bu sorun çözülmez” önyargısı ile sorunu analiz etmeye başlayamadığımız yada geçmiş yıllarda sorunun temeli yanlış analiz edildiğinden hep aynı çözüme takılı kaldığımız, sorunların çözümü konusunda tüm paydaşların sorunlarının temeline inen sebepleri tespit edemediğimiz için zordur.

Gerçekten çözümü isteyip, bu algıyı kırdığımızda, çözüm için mevcut durumu iyi analiz edip, organize olduğumuzda, buz dağının tepesinde görünen alışılmış sorunlara değil, daha diplerdeki sebepleri görmeyi öğrendiğimizde, çözüm için ilk ve en önemli adım atılmış olur.

Sayın Mustafa Kınacı’ nın plastik sektörü için yaptığı vurgu, sektörümüzün kemik problemlerinin çözümünün katkısını anlamak açısından anlamlıydı ; Plastik sektörü olarak insan onuruna uygun çalışmayı sağlayan, her kademede, kadın-erkek istihdamına imkan sağlayarak eşitliği destekleyen, sahip olduğumuz suyu, gıdayı, ürünü koruyan, sanayi olarak çevreye saygılı üretimimiz ile sürdürülebilir kalkınmaya katkı sağlayan bir sektörüz.

Bu çerçeveden bakıp, ihracat potansiyeli ile Türkiye’ nin kalkınmasına sağlayacağımız katkıları arttırmamız mümkün olduğuna göre “kemikleşmiş problemleri” bir an önce gündemimize almamız, Türkiye’ nin ve çocuklarımızın geleceği için fark yaratacaktır.

Koronavirüs, küresel ısınma, iklim krizi gibi global sorunlar ile uğraştığımız şu günlerde, tüm dünya ülkelerinin de  birbirinin desteğine ihtiyacı olduğunu dikkate aldığımızda, Türkiye’ de oluşacak pozitif dalganın dünyayı da pozitif etkileyeceği aşikardır.

Belki de; Gelişmekte olan pek çok ülke için sorunların temelinde gördüğü “nakit ihtiyacı ve para”, sorunların çözümü değil.

Başkanlarımızın; Plastik sektörü için hep birlikte dile getirdiği kemikleşmiş problemler ve öneriler şöyle ;

Sanayicinin sırtındaki ;

  • Arsa ve bina yatırım,
  • Teknolojik yatırım,
  • Hammadde tedarik maliyeti,
  • Enerji maliyeti,
  • İşçilik maliyeti,
  • Finansman yönetimi ve maliyeti ile ilgili yüklerin minimuma indirilmesi, mümkünse sıfırlanması.

Öneriler ;

  • Sanayinin tabana yayılmasının hedef olarak belirlenmesi,
  • Sanayi arsasının rant olmaktan çıkarılması, sanayi arsası ve bina maliyetlerinde yapıyı değiştirecek düzenlemeler getirilmesi (mümkünse 20 yıl, hiç olmazsa 10 yıl finansman desteği sağlanması)
  • Stratejik ürünlerin tedariğinin Türkiye’ de yapılmasının yöntemlerinin bulunması, finansman sağlanması, bu ürünlere uygulanmaya başlanan yüksek gümrük vergisi oranlarının bir an önce düşürülmesi ama en önemlisi yurtdışından gelen yatırımların önündeki hukuksal engellerin bir an önce kaldırılması, yurtdışına %100 bağlı olduğumuz ürünlerin ithalat vergilerinin “0” olması,
  • Lojistik hatlarının haritalarının biran önce çıkarılması,
  • Biran önce enerji maliyetlerini tersine döndürecek çalışmaların somutlaştırılması, sanayicinin sırtındaki enerji maliyeti yükü, YEKDEM yüküne çözüm yaratılması,
  • Teknoloji maliyetlerinin uzun vadeye yayılması, teknoloji desteklerinin sanayiciye yüklediği yükün azaltılması,
  • Rijit ambalaj için navlun maliyetlerinin düşürülmesi,
  • Kullandırılan tüm desteklerin açık, net, şeffaf olması, gelişmeye dayalı, ölçülebilir performans parametrelerine göre düzenlenmesi ve kullandırılması,

Bu problemlerin çözümü sadece kimya ve plastik sektörü ile ilgili değil, tüm sektörler ile ilgili sorunları çözecek, tüm sanayicimizi rahatlatarak Türkiye’ nin ihracat potansiyelini arttıracak, nakit ihtiyacını kazanarak karşılayacak, sanayicilerimizi yatırıma ve istihdama yönlendirecektir. On yılda kat edeceğimiz yolu, belki de beş yılda aldırabilecek.

STK’ lar olarak iğneyi kendimize de batırmayı unutmadık ve kendimize şu soruları sorduk.

  • GEKAP vb. kanun, yönetmelik ve tebliğin hazırlanma sürecinde nasıl daha etkili oluruz ?
  • Sektörlerin ihtiyaçlarının çözümü noktasında sorunları nasıl daha etkin anlatırız ?
  • STK’ lar olarak sanayicinin canını yakan, canını sıkan konuları nasıl daha kısa sürede çözeriz ?
  • Kanun yapıcılara ihracat kapasitesinin arttırılması, sorunların çözümü konusunda nasıl daha fazla destek oluruz ?
  • Daha etkili ve verimli olmamızın anahtarı nedir ?

Sektör Başkanlarımızın, İşletmelerimizden istekleri ise şöyle;

  • İhracatımızın daha hızlı artışı, STK’ lar olarak sorunların çözümü konusunda devletten beklediğimiz çözümleri yaratmaya çalışırken, elimizi kuvvetlendirmek için işletmelerimizin verimlilik, enerji verimliliği, sıfır atık, geri dönüşüm ve çevre konularında etkin çalışması, hem STK’ lara, hem kanun yapıcılara katkı sağlaması,
  • Yatırım kararları verirken, “Geri dönüştür, azalt, yeniden kullan, daha yaşanabilir çevre, verimlilik ve sıfır atık” ilkelerini dahil etmesi, mevcut yapılarını bu prensipler çerçevesinde şekillendirmesi,
  • Ev ve mutfak eşyaları sektörü gibi korona sürecinden pozitif olarak etkilenen işletmelerin, en kötü plana göre stratejiler belirleyerek siparişlerin sürdürülebilirliğini sağlaması,
  • Şirketlerde yedek akçe uygulanmasının öneminin her işletmemiz tarafından dikkate alınması, her işletmenin kendini güvencesini sağlayacağı birikmişini oluşturması,
  • Endüstri 4.0 uygulamalarının yakından takip edilmesi,

Sayın Mustafa Tacir ve Başkanlarımızın’ da sıklıkla belirttiği gibi  “Doğru Stratejilerle, Doğru Hedeflere Yönelmeliyiz”. İşletmelerimizin bu stratejileri oluşturmasını kolaylaştırmak için referans olacak bir rapor üzerinde çalışıldığını bildiren Mustafa Tacir Bey, raporun STK’ lar ve sektör temsilcileri ile paylaşacağı bilgisini de aktardı.

Webinar ile ilgili SEPA notumuz ise şöyle ; 

Babalar günü öncesi, devlet babayı’ da sürekli para üzerinden iletişime geçtiğimiz bir iletişim noktası olmaktan çıkarma konusunda bizler neler yapabilirizi düşünmeliyiz. 

  • Dengesizliklerin düzelmesi konusunda sıkıntılarımızı etkin anlatırken, en az destek ile kendi ayaklarımız üzerinde durmamızın yollarını aramalı, kaynaklarımızı akıllıca kullanmalıyız,
  • STK’ lar olarak; devlet kanallarından gelen,
  • İşletmeler olarak; STK kanallarından gelen sorunların çözümünde daha aktif ve yapıcı hale gelmeliyiz.

Sayın Zeki Sarıbekir ve Başkanlarımızın da belirttiği gibi ; İşletmelerimiz için anahtar kelimeler e-ticaret, Endüstri 4.0, doğa ve çevre.

Hepsinin ortak parametresi ise “Verimlilik; enerjide, işgücünde, hammaddede, zamanda”

Sayın Ömer Karadeniz ve PLASFED ekibine “Başkanlar Konuşuyor” etkinliği için teşekkür ediyor, etkinliğin devamı ve gelecek etkinlikte farklı sorunları konuşabilmeyi diliyoruz.

Tüm babalarımızın babalar günü kutlu olsun.

Baba ; Koruyucu, öğretici, cesaretlendirici,

Sizi düştüğünüzde kaldıran ve yeniden denemenizi sağlayan,

(Ayrıca bakın ; bankacı, kahraman, oyun arkadaşı, teknik direktör)