Sürdürülebilirlik Karmaşasını Nasıl Çözeceğiz ?

Her sistem ve süreç zaman geçtikçe karmaşıklaşma eğilimindedir. Gelişim ve değişimin belki de kendi içindeki bu doğal yapının kökeni toplumsal kültürel normlara dayanır. Daha hızlı, daha kompleks yapıların daha değerli olduğu algısı pek çok toplumda alışılagelmiş kültür normlarındadır. Daha değerli görünme olgusu ile büyüyüp yetişen bireyler bu özelliğini sadece yaşam şartlarına değil, iş yapış tarzlarına da yansıtırlar.

Globalleşen ve çeşitliliğin arttığı şu günlerde bu yapının negatif etkilerini sıklıkla hissetmeye başladık. Daha yüksek kapasite gerektiren teknolojiler, karmaşıklaşan ağ yapıları, farklılaşan ürünler ve farklı kültürlerde bir araya gelen insanlar günümüz toplumumuzda baş etmek zorunda olduğumuz parametrelerden sadece birkaçı. Son yıllarda sıklıkla yaşadığımız sel, su baskını, salgın ve deprem gibi iklim krizleri ve doğal afetler ise cabası. 1999 yılında gerçekleşen İzmit depreminin ardından yapılan araştırmalar depremden 1. ve 2. derece etkilenen insanların haricinde, 3. derece etkilenen insanlarında kısa ve uzun dönemde travmalara maruz kaldığı ve bu travmalara bağlı hatalıklar ile mücadele ettiğini göstermektedir.

John Maeda, günümüzde tasarım, teknoloji, iş ve yaşamda başarı için bu alıştığımız değeri belirli kurallar çerçevesinde değiştirmemiz gerektiğini anlattığı “Basitlik Kuralları” kitabında yaşamda ve iş yapış şekillerimizde eski alışkanlıklarımızı bir kenara bırakmamız gerektiğini savunuyor.

Son yayınlanan IPCC raporu küresel ısınmaya karşı çok fazla aşama kaydedemediğimizi, bu şekilde devam edersek iklim krizi açısından belirlenen hedeflere ulaşmamızın mümkün olmadığını belirtiyor. Son 10 yılda yapılan çalışmalar, araştırmalar, toplumsal bilinçlendirme çalışmalarına rağmen her geçen yıl hava sıcaklıkları artmaya, buzullar erimeye, kasırgalar gerçekleşmeye, aşırı yağışlardan dolayı sel ve su baskınları yaşanmaya devam ediyor. Hem de Dünya’ nın her yerinde. Alışkanlıklarımız ve hatta gereklilikler sebebi ile yaşamı eski çağlara döndürmemiz mümkün değilken, bu alandaki çalışmalara ciddi boyutta emek, bilgi ve kaynak ayırıyorken hedefin bu derece uzağında olmamız belki de “Basit Düşünme” ilkelerini bilmediğimizden kaynaklanıyor.

Maeda, “Basitlik Kuralları” kitabında neyi yapıp, neyi yapmamamız gerektiğini söylemiyor. Ne yaparsak yapalım on ana ilke çerçevesinde basit düşünerek yapmamızı tavsiye ediyor.

1.AZALT

Azalt-yeniden Kullan-Değiştir ilkesi ile sektörümüzü yakından ilgilendiren azalt ilkesi basitliğe giden en basit yol olarak tanımlanıyor.

2.DÜZENLE

Gelişen sistemler içinde pek çok bileşenler taşıdığı için çok fazla göründüğü ve karmaşık algılandığı için yorucu, uzaklaştırıcı algılanır, bu nedenle düzenleme gerektirir. Düzenleyerek çok ve karmaşık yapılar basitleştirilebilir.

3. ZAMAN

Bilgi, tecrübe ve teknoloji gibi farklı enstrümanlar ile zamandan tasarruf sağlanır ve zamandan yapılan tasarruflar basitlik gibi gelir.

4. ÖĞREN

Bilgi her şeyi daha basit kılar. Bu nedenle eğitim, liyakat, tecrübe, standartlara uyum kolaylaştırır, basitleştirir.

5. FARKLILIKLAR

Basitlik ve karmaşıklığın birbirine gereksinimi vardır. Karmaşıklaşmayan bir yapıyı basitleştirmek mümkün olmadığından mevcut süreçlerin ne zaman karmaşıklaştığını tespit edecek bir sistem ve bu karmaşıklığı basitleştirecek bilgi, birikim ve teknoloji gereklidir.

6. BAĞLAM

Bağlam, gerek ürün, gerek sistem, gerek yaşam tasarım sürecinde kaybolma olasılığı olan şeyleri ifade eder. Konu ile ilgili görünen parametre yada olgunun ilişkili diğer parametre veya olgularla karşılaştırıldığında daha önemli olamayabileceği anlar olabilir. Bu nedenle tasarım sürecinde odağınızda olan yada bu odağın çevresinde yer alan olgulardan hangisine odaklanıp, hangisine odaklanmayacağınız yada ne derece odaklanacağınız basitlik için önemlidir.

7. DUYGU

Daha basite ulaşmak için duygular önemlidir. Basitleştirme için daha fazla duygu her zaman daha az duygudan iyidir. Belki de yapıların karmaşıklaştığını (kızgınlık, öfke) yada ideal basiti aştığımızı (sıkılma, isteksizlik) anlamanın yolu duygulardan geçer.

8. GÜVEN

Üzerinde tek bir düğme bulunan bir cihazı kullanmak pekçok insan için daha güvenlidir, tüm dökümanlara farklı farklı cihazlardan ve farklı konumlardan erişebilmek güvenliktir. Maeda’ nın bu konuda yaşantısından aktardığı deneyim süreci basitleştirmede güvenden ne kastettiğini oldukça basit şekilde aktarmaktadır. “Alışılmışın dışında bir öğretmen olan yüzme öğretmenim bize nasıl yüzüleceğini öğretmedi. Bunun yerine dönemin çoğunu nasıl arkamıza yaslanıp, suya güveneceğimizi öğreterek geçirdi. Nasıl yüzüleceğini öğrenmek için bekleyip durdum. Sadece sırt üstü uzanarak yada öne doğru eğilerek suda daha rahat hissetmeye başladım. Bize ileri gitmemiz ve ayaklarımızla kollarımızı çırpmamız söylendiğinde gelişimimde etkili olan bir an yaşandı ve bir baktım ki yüzebiliyordum!” Basitlik güvenilen Ustanın kahramanlığı yolu ile elde edilir.

9. BAŞARISIZLIK

Bazı şeyler asla basitleştirilemez. Basitlik kurallarının belki de en önemli ilkelerinden biri budur. Neyi ne kadar basitleştireceğiniz en önemli kurallardan biridir.

10. BİR

Basitlik bariz olanı çıkarmak ve anlamlı olanı eklemektir. Yukarıdaki 9 maddenin odaklanmamanız gerektiğini işaret ettiği bir detay basitliğe ulaşmak için önemli olabilir. Akla karşı sezgilere dayanarak hareket etmek gerektiğinde bu detayı dikkate almak basitleştirme için gerekli olabilir.

Bu 10 ana ilkede ise 3 anahtar kavramı odağımıza almamız salık veriliyor.

1. UZAK

Bugün, çok yüksek yatırımlar yerine uzakta çalışan bilgisayar modeli popülarite kazanmakta ve buna “bir hizmet olarak yazılım” denmektedir. Uzaktan çalışma düzeni de benzerdir. 21. Yüzyılda bile uzun mesafeli bir ilişkinin nasıl sürdürülebileceği sorusunun halen gündemde olduğunu düşünmek rahatlatıcıdır. Çok olan şeyleri basitçe uzaklaştırırsanız az görünürler ve süreç basitleşir.

2. AÇIK

Açıklık karmaşıklığı basitleştirir. Karmaşık sistemler ile ilgili bilgiye ulaşmayı kolaylaştırıcı sistemler, kaynak kodlarını içerek açık kaynak modeli, üretim faaliyeti yürüten işletmeler için dökümante edilmiş yönetim sistemleri yada güven temeline dayalı satış süreçlerinde açıklık basitliği ve güveni sağlar.

3. GÜÇ

Daha az kullan, daha fazla kazan. Güç; sektörümüzün gerek hammadde, gerek enerji için sürekli gündeminde olan bir başlık. Maeda’ ya göre “daha az güç kullanımı ile sonuçlanan sosyal pratiklerin artması ve bununla birlikte gücün toplanması ve korunmasına yönelik teknolojik yeniliklerin desteklenmesi basitliğin en güçlü örneklerindendir.”

İklim krizi ve karbon ayak izini azaltma yönünde firmalarımıza tavsiyemiz, tüm süreçlerinizi Maeda’ nın dikkat çektiği 3 anahtar kavram olan Uzak, Açık, Güç bakış açısı ile incelediğiniz 10 basitlik kuralı; azalt, düzenle, zaman, öğren, farklılıklar, bağlam, duygu, güven, başarısızlık, bir ilkelerine göre yeniden gözden geçirmeniz. Sadece güç kullanımınızı azaltarak daha fazla kazanmayacak aynı zamanda ne kadar basitleştireceğiniz kuralını unutmadan yapacağınız basitleştirmeler ile süreçlerinizi iyileştirerek süreç ve istihdamda verimlilik sağlayacak, daha yüksek katma değerli ve yenilikçi tasarımlara ulaşabileceksiniz.

Her bir ilkenin uygulanması ile ilgili daha detaylı bilgi için John Maeda’ nın “Basitlik Kanunları” kitabını okumanızı tavsiye ederiz.

İklim krizi: BM’nin ‘İnsanlık için hayatta kalma rehberi’ dediği iklim raporundaki tespitler neler? – BBC News Türkçe

https://report.ipcc.ch/ar6syr/pdf/IPCC_AR6_SYR_SPM.pdf

IPCC_AR6_SYR_LongerReport.pdf